2020 yılı tüm Dünya için fazlasıyla farklı bir yıl oldu. Sosyal hayat, çevre, ekonomi bu farklılıktan oldukça nasibini aldı. Hayatlarımızı, yaşayış biçimlerimizi değiştirdik. Sağlık, özgürlük, çevre gibi kavramların aslında ne kadar değerli olduğunu anladık. Birçoğumuz yaşam biçimini değiştirdi. Buna bağlı olarak daha önce önemsemediğimiz rutin bulduğumuz değerlerin önemi arttı ve hayatımızdaki yerleri tam anlamıyla şekil aldı. Çevre de bu değerlerden bir tanesi. Evlerde izole bir yaşam sürdüğümüz için sokaktaki atıklarda çevre kirliliğinde ciddi bir azalma meydana geldi. Sokağa çıkma yasakları, araçların trafikteki oranlarının düşmesi hava kirliliğinin düşmesine vesile oldu. Bunun dışında iş hayatının neredeyse %50 si homeoffice’e dönünce B2B atıklarının toplanması, yönetilmesi de düşüşe uğradı.
Atık yönetimini geçen seneyle kıyaslamamız gerekirse oldukça büyük farklılıkların oluştuğunu görüyoruz. Atık sektörü de diğer tüm sektörler gibi etkilendi. Yakın tarihle kıyaslamamız gerekirse Atık toplama oranlarının yaklaşık %30 düştüğünü yaptığımız veri analizleriyle tespit edebiliyoruz. Son kullanıcı atıklarının toplama merkezleri; AVM, okullar, iş merkezleri gibi mekanların kapanması direkt olarak son kullanıcıdan toplanan atık miktarlarının düşüşüne sebep oldu. Geçen sene atık toplama oranlarında 2018 yılına nazaran iyi bir artış yakalamıştık. Sıfır atığın gündeme gelmesi bu artışa büyük bir etken olmuştu.
Bu yıl bu artışların verimliliğini artırmak adına birçok Ar-Ge çalışmasına imza attık, projeler kazandık. Yarı mamulden nihai ürüne ulaşabilmek için Avrupa’dan ve kıymetli hocalardan edindiğimiz teknoloji yeniliklerini proseslerimize adapte etmek için çalışmalara başladık. 2020 yılı için birçok proje geliştirdik farklı tasarımlar, yol haritaları belirledik fakat beklenmeyen pandemi bu planları bir nebze ertelememize neden oldu. Gerek geri kazanım katılım payının gündeme gelmesi, gerek depozito iade sistemi çevre için geliştirmemiz gereken birçok fikri gündeme getirdi.
Sıfır atık ve döngüsel ekonomiye katkı sağlamak amaçlı geliştirdiğimiz projelerimizi gerçekleştirmek için sahipsiz atığa ulaşabilmek adına birçok yol haritası belirledik ve bunları en kısa zamanda hayata geçireceğiz. 2020 yılı elektronik atıkların toplanmasında ciddi bir düşüşe neden olurken, pandemi döneminde süre gelen sistem gereksinimleri mevcut elektronik cihazlarımızı değiştirmemize neden oldu. Okullar, toplantılar ve birçok mecra teknoloji kullanmak zorunda kaldı ve elektronik cihaz satışlarında ciddi bir artışa neden oldu bu da ciddi bir elektronik atık oluşumu demek. Değişen cihazlar atık yönetimi konusunu bir kez daha gündeme getiriyor ve hem B2B’de hem B2C’ de atıklarının iyi bir şekilde yönetilmesi gerekiyor.
Açıkçası firma olarak 5G akabinde birçok elektronik cihazın değişeceğini ve eski cihazların atığa çıkacağını bekliyorduk. Pandemi bu süreci biraz hızlandırdı diyebiliriz. Birçok firma ofislerini kapatıyor ve online çalışma sistemine geçiyor bu durum ciddi bir alt yapı yeterliliğini gerektiriyor. Yine konu atığa geliyor. Bu bir döngü ve bu döngüyü beşikten-beşiğe hale getirmek zorundayız. Paydaşlara burada ciddi sorumluluklar düşüyor. Halk atığın hammadde değerini bilmeli, yöneticiler en doğru şekilde yönetilmesini sağlamalı ve bizler de üzerimize düşen görevi yerine getirerek nihai ürüne ulaşmak adına atıkları gerektiği gibi işlemeliyiz. Umuyoruz ki 2021 yılı daha huzurlu, sağlıklı ve hedeflere ulaşılabilir olacak hepimiz için.